Mayer Amschel Rothschild

 

Mayer Amschel Rothschild

Mayer Amschel Rothschild (23 Şubat 1744 – 19 Eylül 1812), Rothschild bankacılık ailesinin kurucusu olan Yahudi bankacıdır. "Uluslararası finansın kurucu babası" ve "küreselleşen ticarî-ekonominin kurucu babası" olarak anılan Mayer Amschel Rothschild, Forbes'in "Tüm Zamanların Yirmi En Etkili İş Adamı" listesinde beşinci sırada yer almıştır.

Kariyerine Frankfurt'da, ufak borçlar verme/alma işleriyle başlayan Mayer Amschel, Kutsal Roma İmparatorluğu'ndaki yüksek antisemitizm sebebiyle ülkeden göç etmek istedi ve o dönemde ülkesindeki şiddetlenmiş bankacılık problemlerini düzeltmeleri için Yahudileri ülkesine gelmeleri için teşvik eden Büyük Britanya Krallığı'na göç etti. Zamanla işlerini büyüten Mayer Amschel, beş oğlunu Avrupa'nın kritik beş şehrine gönderdi: Londra, Paris, Frankfurt, Napoli ve Viyana; bankerlikle temeli atılan hanedanlığın bu sayede birçok ülkelerin merkez bankasının üzerinde büyük bir kontrol gücü olmuştur.

{tocify} $title={İçindekiler}

Hakkında bilgi nedir?

Rothschildler

19. yüzyıl

19. yüzyıl Rothschildler için çok yoğun geçmiştir. Savaş ticaretleri ve ün kazanmaları, Napolyon'un Birleşik Krallık ile yaptığı Waterloo Muharebesi ile başlamıştır. Waterloo Savaşı'nda İngiltere'ye mal kaçıran ve birlikleri finanse eden Nathen Mayer Rothschild, bu dönemde bir yandan savaşı finanse ederken, diğer yandan da hükümetlere yüksek faizle borç vermiştir. Waterloo Savaşı'nın sona ermesini ve Napolyon'un kaybettiği haberini kurdukları geniş istihbarat ağı sayesinde ilk olarak Rothschildler öğrenmiştir. Nathan Mayer, Londra borsası'nda elinde bulunan bütün hisseleri satmaya başlamıştır. Bu da Napolyon'un savaşı kazandığı izlenimini doğurmuştur. Diğer herkes de N. M. Rothschild'i izleyerek hisselerini satmaya başlamıştır . Nathan, bir yandan da bu hisseleri toplatmıştır. Ertesi gün Napolyon'un savaşı kaybettiği haberi gelmiştir. Rothschildler bu bilgi sayesinde bir gecede büyük bir servet elde etmiştir. Ayrıca Nathan Mayer, İspanya'da bulunan İngiliz Ordusu'nu finanse etmek amacıyla kardeşleri sayesinde Fransa'dan altında taşımıştır. Bu çabaları Nathen Mayer Rothschild'e "İngiliz Hazinesinin Temsilcisi" unvanını kazandırmıştır. Ayrıca bu sayede Rothschild Ailesi üyeleri İngiliz meclisine girmiş ve baron unvanı almıştırlar. Savaşın sonunda ise Rothschild Ailesi Fransa'ya borç vermeye başlamıştır.

Avrupa'da birçok hükûmeti borçla haraca bağlayan Rothschild Hanedanlığı, Afyon Savaşları sayesinde Uzak Doğu ile tanışmıştır. Bu dönemde Çin'de afyon ticareti yapan İngiliz tüccarlar, Çin İmparatorluğu ile ters düşmelerinin ardından, İngiliz Kraliyetinin desteğini almak için Rothschildlere başvurmuşlardır. İngiliz Kraliyetini ikna etmeyi başaran Lord Rothschild, Afyon Savaşı'nı da finanse etmeye söz vermiştir. Çin'in mağlubiyeti ile biten savaşın ardından Rothschild Ailesi, İngiliz hâkimiyetine geçen Hong Kong'un kontrolünü de yardımlarının karşılığı olarak almıştır.

Almanya'da sanayi devrimi sonrası Siemens, AEG, Bosch gibi birçok şirketin kuruluşunu finanse etmişlerdir. Ayrıca bir yandan da Amerika Kıtası'na geçerek altın uğruna yerli katliamlarında önemli rol oynamışlardır. Amerika Kıtasının yer altı zenginliklerini keşfeden Rothschildler, ilgilerini altın ve diğer madenlere kanalize etmişlerdir.

20. yüzyıl

Osmanlı topraklarının çözülmeye başlamasıyla birlikte Rothschildler, iki koldan Ortadoğu'ya sızmaya başlamışlardır. Bir kolunu Irak'ın oluşturduğu sızmanın en önemli nedeni Mezopotamya'daki zengin petrol kaynaklarıydı. BP ve Royal Dutch Shell ile Irak pazarına girmişlerdir. Diğer sızma ise bölgenin güneyinde Siyonizmi siyasal ağırlık merkezi haline getirerek gerçekleştirdikleridir. Filistin topraklarının Osmanlı'dan ayrılmasıyla harekete geçen Lord Rothschild, İngiliz hükümetine baskı uygulayarak Balfour Deklerasyonu'nu yayınlatmışlardır. Ayrıca diğer taraftan da Filistin topraklarının satın alınması için 2 milyon Sterlinlik bir fon oluşmuştur. Böylece Filistin topraklarının en verimli yerleri Yahudilerin eline geçmiştir.

II. Dünya Savaşı'nda Rothschild'in parası Hitler'e sermaye olmuştur. 1. Dünya Savaşı'ndan sonra ekonomik anlamda adeta yerle bir olan Almanya'nın yeniden inşası da Amerikalı finans çevrelerine ihale edilmiştir. Başta J.P. Morgan olmak üzere Rothschild'lerin Amerika'daki uzantıları olan finans kurumları önce " Dawes Planı " sonra da "Young Planı" ile 1924 yılından sonra Almanya'yı adeta paraya boğmuştur. Böylece Hitler'in yükselişine zemin hazırlamıştır. Hitler'in savaştan önceki yıllarda büyük miktardaki savunma harcamaları ve büyüyen askeri gücü Rothschild hanedanlığının yardımı ve onayıyla oluşturulmuştur. Amerikalı tarihçi Anthony C. Sutton 'un "Wall Street ve Hitler'in Yükselişi" adlı kitabında bu denetimi özetlerken Amerikalı finans kuruluşlarının sadece Almanya'nın yeniden yapılanması için değil bilinçli bir şekilde Hitler ve onunla birlikte yeni bir canavarın doğuşunu da sağladıkları iddia edilmektedir. Ayrıca başka kişiler tarafından bu sayede İsrail'in kuruluşuna bir zemin hazırlandığı, Afrika'da ise elmaslar için iç savaşları desteklediği iddiaları vardır. Cecil Rhodes öldükten sonra vasiyeti incelendiğinde de Beers elmaslarını çocuklarına değil, Hanedana bağışladığı görülmüştür. Rothschild ailesi son 200 yıldır, dünyanın en zengin ve nüfuzlu ailesidir. 2009 yılında, servetleri 3-4 trilyon dolar, kontrol ettikleri para ise 15 trilyon dolar olarak tahmin edilmektedir. İngiliz merkez bankasını yaklaşık 80 yıl boyunca yönetmişlerdir. De Beers ve Rio Tinto en çok tanınan ve bilinen şirketleridir.

Dünyanın en zengin ailesi olarak kabul edilmesine karşın, her yıl açıklanan Dünyanın En Zengin İnsanları listesinde aile üyelerinden herhangi birinin ismine rastlanmaz.

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski