Pogonofobi (İngilizce: pogonophobia) sakaldan ya da sakallı kişilerden korkma.
Pogonofobi terimi, 1851’den beri kalıcı, orantısız ve gerçeküstü sakal korkusunu tanımlamak için kullanılmaktadır . Pogonofobik insanlar genellikle sakaldan duydukları korku konusunda dikkat çekerler. Bu rahatsızlığı yaşayanlar dolayısıyla sakallı kişilerden de korkarlar ve uzak durmaya çalışırlar. Sakallı erkeklerden korkan çocuklara denk gelmişsinizdir. Tıpkı bunun gibi… Psikologlar, çocuklukta yaşanmış bazı travmaların bu fobinin ortaya çıkmasına sebep olan nedenlerden biri olabileceğini belirtmektedir.
{tocify} $title={İçindekiler}
Pogonofobi ne demek?
Pogonofobi Yunancadan geliyor pogono sakal anlamına (πώγων), phobos ise korku anlamına gelen (φόβος). kelimesinden. Doğrudan sakal korkusu olarak çevrilmiş. Pogonofobi sakala ve sakallı kişilere karşı olan duygu bozukluğunu belirtiyor.
Pogonofobinin nedenleri
Pogonofobi fobik bir bozukluk olarak tanımlanır ve genellikle kökenini klasik koşullandırmadan alan ciddi bir patolojidir. Özetle; genellikle travmatik bir deneyimden sonra gerçekleşen ilişkisel öğrenmedir. Kimi de kıl sevmez, kimi sakallı olmayı, kimi hijyen takıntılarına sahip olabilir ve takıntı derecesinde sakalın kirli olduğunu düşünür, kimi dini fanatizmle bağdaştırıp sakal ve sakallı figürlerinden korkar ve bilinçaltında bu sorun haline gelebilir. Ayrıca diğer kültürel motifler, maruz kalma, yukarıda bahsettiğimiz yanlış öğrenme ya da tamamen nörobiyolojik kaynaklı olarak oluşabilir.
Pogonofobi belirtileri
Diğerlerinde olduğu gibi bu fobide de, belirtiler korku düzeylerine bağlı şekilde kişiden kişiye değişir. Tipik belirtiler aşırı kaygı, çarpıntı, terleme, bulantı, kusma, ağız kuruluğu ve nefes darlığı gibi aksaklıklardır. Bilişsel belirtileri ise korku, ıstırap, kafa karışıklığı ve konsantrasyon eksikliği yer alır.
WHO, dünya nüfusunun% 7’sinden fazlasının bir fobiye sahip olduğunu tahmin ediyor. Bunlar genellikle dış olayların, genellikle erken yaşta travmatik bir deneyim ve içsel yatkınlıkların, yani kalıtım veya genetiğin bir kombinasyonundan kaynaklanır diyor. Çözüm ise terapiler…
Örneğin Victoria döneminde sakal hareketi vardı; sakalizm. Sakalcılık, bir kişiye sırf sakalları olduğu için ayrımcılık yapılması, sakal ayrımı olarak tanımlanabilir. Sakal hakkında her kültürün kendince farklı yaklaşımları var. Bunun çoğunu da dinler belirlemiş. Örneğin bazı kültürlerde sakal daha kıymetliyken bazılarında bugün bile sağlıksız ve başıboş sorumsuz, evsiz erkeklerin alametifarikası olarak değerlendirilebiliyor. Öte yandan çoğu dinde ise sakal bırakmak makul ve tıraş olmak iyi değil.
