boşluk kelimesi ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
boşluk, -ğu
1. isim Yerküre üzerinde kara ve denizler dışında göz alabildiğine uzanan mekân ve bu mekânın herhangi bir parçası:
"Kapının kanadı, dışardan giren rüzgârla boşlukta hafif hafif sallanıyordu." - Necati Cumalı
2. isim Oyuk, çukur, kapanmamış yer.
3. isim Boş olan yer:
"Utanmadan bıraktığı sakalında güve yeniği gibi boşluklar vardı." - İhsan Oktay Anar
4. isim Birbiri ardınca gelmesi gerekenler arasındaki kesinti:
"Bir boşluktan yararlanıp hemen ayaklanacağımı sezdiği için de cümle sonlarındaki noktaları virgüle çevirip arasız konuştu." - Haldun Taner
5. isim Bir iş yapmadan boş geçen süre:
Bu boşluktan sıkılıyorum.
6. isim Eksiklik, yoksunluk duygusu:
"… zaman zaman boşluk ve anlamsızlık duyguları yaşarlar." - Engin Geçtan
7. isim Tenha, ıssız olan yer:
"Bu her şeyin kaybolur gibi olduğu ve kaybolan her şeyin bulunur gibi olduğu boşluklarda, köklerinden kopmuş şuursuz ışıklar maddi bir varlıkla sairfilmenamlar gibi asırlarca başıboş dolaşıyorlar." - Abdülhak Şinasi Hisar
8. isim, mecaz Boş anlamsız olma durumu:
"O günden bugüne olanları hatırladıkça insan ister istemez bu türlü çabaların hiçliğini, boşluğunu düşünmek zorunda kalıyor." - Refik Halit Karay
9. isim, hukuk Yasa, anlaşma vb.nde belli bir konuda hüküm bulunmaması durumu.
10. isim, gök bilimi ► uzay boşluğu.
Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü - 1981
Türkçe: halâ, vakum, İngilizce: vacuum, Fransızca: vide, Almanca: Vakuum
Sinema/TV. İçinde molekül ya da atom bulunmayan uzay; uygulamada, içindeki hava ya da gazı tümüyle boşaltılmış, son kertede alçak basınç bulunan uzay. (Bir radyo ışıtacında, eksiucun yaydığı elektronların, havanın ya da gazın atomlarıyla çarpışarak engellenmemesi için, bu ışıtaçta böyle bir boşluk yaratılması gerekir).
Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü - 1981
Türkçe: silme, İngilizce: suppression, blanking, gating, (ABD) black-out, Fransızca: suppression, Almanca: Austasten, Austastung, Rücklaufaustastung, Schwarztastung, Zutastung
TV. Tarayıcı demetin satır başı ya da resim başı yapması sırasında, istenmeyen imlerin ortaya çıkmasını önlemek ve eşleme imleri gibi belirli biçimdeki imleri göndermek için resim bilgisine verilen ara.
Bilişim Terimleri Sözlüğü - 1981
bk. boş damga.
Ruhbilim Terimleri Sözlüğü - 1974
İngilizce: lacuna
Herhangi bir veri dizisinde, bellek ya da bilinçte görülen eksiklik.
Kimya Terimleri Sözlüğü - 1981
Türkçe: vakum, İngilizce: vacuum, Fransızca: vide, Almanca: Vakuum
İçinde molekül, atom ve başka temel parçacıkların bulunmadığı varsayılan uzay parçası.
Uygulayım Terimleri Sözlüğü - 1980
Türkçe: vakum, İngilizce: vacuum, Fransızca: vide dépression, vacuum
1. genel uygulayım: Herhangi bir emici ile havası boşaltılmış yer, ortam vb. 2. fizik, kimya: İçinde hiçbir öğecik, özdecik vb. bulunmayan, bir gazın basıncı düşürüldükçe sonunda varılacak durum.
Fizik Terimleri Sözlüğü - 1983
Türkçe: vakum, İngilizce: vacuum, Fransızca: vide, Almanca: Leerer Raum, Vakuum
Özdekten arınmış kapalı oylum.
Madencilik Terimleri Kılavuzu - 1979
cavity
boşluk
İktisat Terimleri Sözlüğü - 2004
bk. gedik
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007
space
boşluk