yuva

 

yuva kelimesi ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?

1. isim Kuşların ve başka hayvanların barınmak, yumurtlamak, kuluçkaya yatmak, yavrularını büyütmek veya yavrulamak için türlü şeylerden yaptıkları ve türlü biçimlerde hazırladıkları barınak:

      "Kuşlar yuva, dünyaevi yatak, dünya kapılarında yavrular kundak bekliyordu." - Arif Nihat Asya

2. isim Genellikle ailenin oturduğu ev:

      "İnsanın kendi yuvasından daha sıcak ... ve samimi hiçbir yer olmazdı." - Sait Faik Abasıyanık

3. isim İki buçukla dört yaş arası çocukların bakıldığı, okul öncesi eğitim kurumu; çocuk yuvası, kreş.

4. isim Kimsesizlere veya yoksullara yardım etmek ve onları barındırmak amacıyla açılan yer.

5. isim Bir şeyin içinde yerleşmiş olduğu veya yerleştirildiği oyuk:

      Diş yuvası. Kilit yuvası.

6. isim, mecaz Bazı kötü nitelikli kimselerin çok bulunduğu, toplandığı yer:

      Hırsız yuvası.

7. isim, mecaz Bir şeyin öğretildiği yer:

      İrfan yuvası.

8. isim, mecaz Bir şeyin çok bulunduğu yer:

      Bu oda böcek yuvası.

Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü - 1981

Türkçe: priz, İngilizce: plug socket, socket, outlet, Fransızca: prise (de courant), Almanca: Steckdose

Sinema/TV. Elektrik akımını almak için fişin sokulduğu yuva; fiş yuvası.

Eğitim Terimleri Sözlüğü - 1974

İngilizce: nursery school, Fransızca: garderie d'enfants

Üç ve dört yaşlarındaki çocuklar için açılan ve genellikle gündüzleri çalışan kadınların çocuklarını sabah bırakıp akşam aldıkları okulöncesi eğitim kurumu.

Güzel Sanatlar Terimleri Sözlüğü - 1968

İngilizce: cell, Fransızca: alvéole, Almanca: Höhlung, Latin: alveolus

(Mimarlık) (Lat. alveolus: küçük göz) Mimarlıkta, içine bir taşın ya da bir yazıtın yerleştirildiği oyuk.

Kentbilim Terimleri Sözlüğü - 1980

Türkçe: kreş, İngilizce: day-nursery, daycare-center, Fransızca: creche, Almanca: Kindertagesstätte

Anne ve babaların çalışmakta olduğu saatlerde, çocukların bakım ve eğitimini sağlayan özel ya da kamusal kurum.

Zooloji Terimleri Sözlüğü - 1963

Türkçe: sünehatı reeviye, İngilizce: alveolus, Fransızca: alvéole, Almanca: Lungenbläschen, Latin: alveolus

(karşılık: alveol, anlamdaş kesecik, (Lat. alveolus = küçük boşluk): Akciğerde bronşçukların sonlandığı küçük boşluklar, 2. Bezlerdeki küçük boşluklar, 3. Küçük bir çukurcuk ya da kese biçiminde herhangi bir boşluk

Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu - 1963

Türkçe: sinh, Fransızca: alvéole, Latin: Alveolus

(zooloji)

Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007

nest

Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007

receptacle

Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007

slot

Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007

socket

Veteriner Hekimliği Terimleri Sözlüğü -

İngilizce: nest

1. Aynı unsurlardan oluşan küme, özellikle hücrelerin kendilerine yabancı bir dokuda birikmesiyle oluşan kümelenme. Kimi neoplastik ve hamartomatöz dermatozislerde, en çok epidermis ve/veya dermis içindeki hücrelerin sınırlı gruplaşmasında görülür. 2. Kuşların, yumurtlamak ve yavruların büyütmek üzere hazırladıkları yatak, kuş yuvası veya barınağı.

Kelime Kökeni

Eski Türkçe uya sözcüğünden evrilmiştir.

Tarihte En Eski Kaynak

uya "kuş yuvası, hayvan ini" [ Irk Bitig (900 yılından önce) ]

yuva [ İbni Mühenna, Lugat (1300 yılından önce) ]