yamak

 

yamak

yamak ne demek? TDK anlamı ve açıklaması

yamak, -ğı

1. isim Bir işte yardımcı olarak çalışan erkek; el ulağı:

      "Eli yüzü düzgün, işgüzar bir yamağı mektupçu efendinin yanına kapılandıracaklar..." - Ercüment Ekrem Talu

2. isim, tarih Yeniçeri Ocağında topçu ve humbaracı gibi askerî kuruluşlarda aday olarak bulunan kimse.

3. isim, mecaz Birinin etkisinde kalarak onun sözünden çıkmayan kimse.

1 Yorumlar

  1. Yamak, Osmanlı askerî teşkilâtında özellikle askerî sınıfların yardımcıları veya adayları için kullanılan bir unvandır. "Yamak" kelimesi, sözlük anlamıyla “yardımcı, çırak, çıraktan sonra gelen işçi” anlamına gelir.

    İlk Osmanlı askerî gruplarından piyade-müsellem ocaklarının yardımcı, ihtiyat gücü, sonraları da Yeniçeri Ocağı’nda asker adayları, muhafazada kalan yardımcı askerler, savaşlara katılan gönüllü siviller için kullanılmıştır. İmparatorluğun sonraki dönemlerinde yeni yeniçeri birliklerine dönüşen ve sonunda kötü eğitimli ve düşük ücretli garnizon muhafızları hâline gelen Osmanlı kuvvetlerinin askerî olmayan üyeleriydi.

    Boşnak soyadı Jamaković, "yeniçeri alımı" için Osmanlı teriminden türetilmiştir.

    Yamaklar başlangıçta muharebelerde farklı vazifeler için seferber edilen ya da gönüllü olarak yeniçeri olmak isteyen sivillerdi. Osmanlı İmparatorluğu, hudut kalelerindeki garnizonlara yeniçeri kuvvetleri atama pratiğine sahipti. Yeniçerilerle ilişkisi olan yerel ustalara, yeniçerilere yardım ettikleri için yamak denilmiştir. Sonunda, bilhassa Boğaziçi, Karadeniz ve Tuna'daki garnizonlarda, düşük ücretli ve eğitimli Müslüman garnizon muhafızları hâline geldiler. Bu nedenle bazı kaynaklarda yeniçeri hudut muhafızları olarak geçmektedir. 1768'de Rusya'ya karşı mücadele için birliklerin seferber edilmesi esnasında Saraybosna'da 1.000 yamak toplandı ve bir Rus müttefiki olan Karadağ'a gönderildi.

    18. asrın sonunda ve 19. asrın başında bir huzursuzluk ve ıslahatlara mukavemet kaynağı oldular. İl garnizonlarında tekrarlanan bir kalıp vardı. Az sayıdaki faal yeniçerilere yardım eden yamakların sayısı, bu pozisyonun sağladığı iş imkânları nedeniyle artıyordu. Yakında sayıları garnizonun onları destekleyemeyeceği kadar büyüyecekti, öyle ki birçoğu bir terör saltanatı tesis ederek köylülere ve toprak sahiplerine sefalet getirmek için kırsala taşınacaktı. Bu tür yamaklar, dahi denilen önderlerini takip ederek devlet vazifelilerinin ve hattâ padişahın emirlerine riayet etmediler. Bu, temelde 19. asrın başlarında Birinci Sırp Ayaklanmasına (1804–13) sebep olan Sırbistan'daki vaziyetti. Semendire Sancağı (günümüz Sırbistan'ında) dört yamak kumandanı tarafından idare ediliyordu.

    YanıtlaSil
🚨 Önemli: Yorum Yapmadan Önce Okuyunuz
  • ✔ Yorumlarınız *Türkçe yazım kurallarına uygun*, saygılı ve konuyla alakalı olmalıdır.
  • ✖ Küfür, hakaret, reklam ve spam içerikli yorumlar *yayınlanmayacaktır*. Denetim süreci uygulanır.
Daha yeni Daha eski
💬