dalak

 

dalak

Dalak, hemen hemen tüm omurgalılarda bulunan bir organdır. Yapısında büyük bir lenf noduna (lenf düğümü) benzer şekilde, öncelikle bir kan filtresi görevi görür. Dalak kelimesi Eski Türkçe 'sevda, melankoli' ve 'bir organ, dalak' anlamlarına gelen talak kelimesinden türemiştir.

İnsan dalağının laparoskopik görünümü.
İnsan dalağının laparoskopik görünümü.

Latince isimsplen
Sistembağışıklık sistemi
Artersplenik arter
Toplardamarsplenik ven
Tanımlayıcılar
JSTORsplenic-diseases
Microsoft Academic2780931953
MeSHD013154
TA5159
FMA7196

Dalak, kırmızı kan hücreleri (eritrositler) ve bağışıklık sistemi açısından önemli roller oynar. Bu eski kırmızı kan hücrelerini çıkarır ve hemorajik şok durumunda değerli olabilecek kan rezervini tutar ve aynı zamanda demiri geri dönüştürür. Mononükleer fagosit sisteminin bir parçası olarak, yaşlanan kırmızı kan hücrelerinden (eritrositler) alınan hemoglobini metabolize eder. Hemoglobinin globin kısmı, oluşturucu amino asitlerine indirgenir ve hem kısmı, karaciğerde çıkan bilirübine metabolize edilir.

At dalağı laparoskopik görünümü.
At dalağı laparoskopik görünümü.

Ömrünü doldurmuş kırmızı kan hücrelerini ortadan kaldırarak, içlerindeki demiri yeniden kullanıma verir. Görevlerinin birçoğunu, aslında başka organlar da görmektedir.

Eskiden, dalağın melankolinin kaynağı olduğuna inanılırdı.

Diyaframın altında, karın boşluğunda, yaklaşık bir yumruk büyüklüğünde yumuşak bir organdır. Dalak, dolaşım sistemine bağlı bir çıkmaz sokağa benzetilebilir. Kan, dalak içerisindeki geniş kanallar ve damarlar sisteminde yol alırken, dalak hücreleri ile muhatap olur. Dalak, kan fizyolojisi ile yakından alakalıdır. Dalağın vücut savunmasında aldığı rol büyüktür. Dalağı alınan bir insan normal yaşantısına devam edebilir.

Dalağın sonogragik görüntüsü
Dalağın sonogragik görüntüsü

Dalağın bilinen işlevleri

Kırmızı kan hücreleri yapımı

Anne karnındaki fetusda alyuvarların yapıldığı yer dalaktır. Normalde doğumdan sonra kemik iliği bu görevi dalaktan devralır. Kemik iliğinin çalışmadığı veya başka dokularla (kanser dokusu) istila edildiği durumlarda dalakta yeniden alyuvar yapım görevi başlayabilir.

Kan temizleyicisi olarak dalak

Vücudun savunma sisteminin işine paralel olarak dalak da vücudun mikroplara karşı koymasında rol oynayan hücreler yapar. Ayrıca mikroorganizmalara karşı koyacak özel maddelerin, yani antikorların yapımında da dalağın vazifeleri vardır.

Akyuvar yapımı

Dalak, akyuvarların bir çeşidi olan lenfositleri yapar. Ayrıca dalak akyuvar yapımını akşamları yapamaz.

Kırmızı hücrelerin yıkımı

Yaşlanan alyuvarlar ve şekilleri normalin dışında olanlar, büyük dalak hücreleri tarafından alınır ve parçalanır.

Kan deposu olarak dalak

Kediler, köpekler ve diğer memelilerde dalak, kırmızı kan hücrelerini depolar. Büyük enerji gerektiren durumlarda, büyük kanamalarda dalak kasılarak dolaşım sistemine bol miktarda kan verilir. İnsanlarda da dalağın bu görevi yaptığı yıllarca söylenmiş olmasına rağmen bugün bunun gerçek olmadığı bilinmektedir.

Hastalıklarda dalak

Büyük bir dalak birçok hastalığın seyrinde görülür. Kan hastalıkları, doğum metabolizma hastalıkları, sıtma gibi bazı enfeksiyon hastalıkları ve daha birçok hastalık dalağı büyütür. Sıtmada dalak büyüklüğü o derece karakteristiktir ki, bir bölgede sıtma yaygınlığını ölçmede dalak büyüklüğü ölçü olarak kullanılabilir.

Dalak çıkarılırsa kişi ölmemektedir, yani dalaksızlık hayatla bağdaşan bir durumdur. Kan hücrelerinin aşırı derecede azaldığı durumlarda, büyüyen dalağın hastayı çok rahatsız ettiği bazı hastalıklarda dalak çıkarılarak hastanın rahatlaması sağlanabilir.

dalak kelimesi ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?

dalak, -ğı

1. isim, anatomi Midenin arkasında, diyaframın altında, sol böbreğin üstünde, yassı, uzunca, akyuvar üreten ve yıpranmış alyuvarları toplayan, damarlı, gevşek bir dokudan oluşmuş organ.

2. isim, hayvan bilimi Omurgalı hayvanlarda lenf bezine benzeyen ve kan damarları çok olan bir organ.

3. isim, ağızlardan Tekerlek biçimindeki kaşar peyniri.

4. isim, ağızlardanbal peteği.

Zooloji Terimleri Sözlüğü - 1963

Türkçe: tahal, İngilizce: spleen, Fransızca: Rate, Almanca: Milz, Diğer: Yun. Splen

Omurgalı hayvanlarda lenf bezine benzeyen ve kan damarları bol olan bir organ; burada lenfositler meydana gelir, alyuvarlar parçalanır.

Zanaat Terimleri Sözlüğü - 1976

Halı kenarlarındaki motifler. (Yeşilova *Aksaray -Niğde)

Biyoloji Terimleri Sözlüğü - 1998

Türkçe: tihâl, İngilizce: spleen, Fransızca: rate, Almanca: Milz

Omurgalı hayvanlarda, lenfositlerin farklılaştığı ve alyuvarların parçalandığı, kan damarlarının bol olduğu lenfoid organlardan biri.

Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü - 2007

İngilizce: spleen

Omurgalı hayvanlarda lenfositlerin farklılaştığı ve alyuvarların parçalandığı, kan damarlarının bol olduğu lenfoid organlardan biri.

Veteriner Hekimliği Terimleri Sözlüğü -

Diğer: anat. lien

anat. 1. Karın boşluğunun sol tarafında yer alan, kan depolayan, gerektiğinde depoladığı kanı dolaşıma veren, hayvan türlerine göre farklı biçimlerde olan organ, lien. 2. hlk. şarbon.

Kelime Kökeni

Eski Türkçe talak sözcüğünden evrilmiştir.

Tarihte En Eski Kaynak

talak "bir organ" [ Divan-i Lugat-it Türk (1070) ]

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski