Sarık, genellikle pamuklu veya ipek kumaştan yapılmış, doğrudan başa veya fes, kavuk gibi bir başlığın üzerine sarılan kumaş baş örtüsü. Sih ve Müslüman toplumlarında, genellikle Asya ülkelerinde yaygındır. Türkçede sarık dendiğinde özel olarak Osmanlı'da kullanılan, fes veya kavuk üzerine sarılan sarık türü de kastedilir.
Sarık pek çok Avrupa dilinde turban olarak anılır. Bu kelimenin kökeni Farsça dulband sözcüğüne dayanır. Türkçeye tülbent olarak geçen kelime Fransızcaya turban olarak geçmiştir. Fransızcadan Türkçeye geçen türban kelimesi ise Türkçede kadın başörtüsü anlamında kullanılır.
![]() |
Osmanlı'da kullanılan biçimiyle (kavuğa sarılmış) sarık, II. Selim. |
Kullanımı
Sarığın zamanında kuşak ile birlikte at ve deve biniciliğinin bir gereği olarak yerleşmiş, gelenekselleşmiş, daha sonra kültürel sinyal özellikleri de edinmiş bir giysi olduğu düşünülebilir, Günümüzde motosiklet kullananlar da benzer sebeplerden dar deri yelek, omur zırhı ve motosiklet kaskı gibi benzer faydaları olan giysiler kullanmaktadırlar.
Şapka Devrimi sonrasında Türkiye'de sadece din görevlileri sarık kullanabilir oldular.
Bugün özellikle Batı'da sarık kavramı Sihlerle yakından ilişkilendirilmiştir.
Sihlerde sarık
Vaftiz olmuş Sihler inanışları gereği saçlarını kesemezler. Sarık takmak zorunlu değildir ancak sarık uzun saçı toplamak için çok kullanışlıdır. Zamanla saçı uzun olmayanlar da bu geleneksel başlığı takmaya başlamışlardır. Özellikle Batı'da Sihler için sarık kimlikleriyle ilgili bir öğe haline de gelmiştir. Sihler taktıkları sarığı, daha çok, Pencapça "sarık" anlamına gelen ve daha saygın bir isim olduğu kabul edilen dastār (ਦਸਤਾਰ) olarak anarlar. Hintçe'de sarık için kullanılan sözcük pagṛī'dir.
![]() |
Dastar takan bir Sih erkeği. |
Müslüman toplumlarda sarık
Dünyanın farklı yerlerindeki Müslüman toplumlarda sarık çeşitli şekillerde kullanılır. Sarılma şekli, rengi vs. ülkeden ülkeye ve toplumdan topluma farklılık gösterebilir.
Sudan'da takılan beyaz sarık "toplumsal statü" göstergesidir.
Sarık Arap Yarımadası'nda yüzü ve başı doğrudan güneş ışığından korumak için geleneksel olarak takılır. Nitekim sarığın Arap geleneklerinde farklı bir yeri vardır. Eski Arap kültüründe bir kişinin sarığını atmak, düşürmek hakaret olarak kabul edilirdi.
Sarık Şii liderler arasında da yaygındır.
Sarık Türklerde halk arasında yaygınlaşmamıştır. Osmanlı Devleti zamanında Osmanlı sultanları ve din büyükleri tarafından takılırdı. Osmanlı padişahları da başlangıçtan II. Mahmud dönemine kadar sarık takmışlardır.
![]() |
Seyyid Muhammed Rizvi, Şii ilahiyatçı, sarıkla. |
Ayrımcılık
11 Eylül saldırıları, Irak ve Afganistan'ın işgali ve sonrasında yaşananlar dünyada Müslümanlara olan önyargıyı artırmış, nefret suçu olarak tabir edilen saldırılarda büyük bir artış görülmüştür. Müslüman veya Arap olmayan ve sarık takan toplumun çoğunluğunu oluşturan Sihler ve sarık takan diğer azınlıklar da bu saldırılardan paylarını almışlardır. Bu durum Batı medyasında büyük yankı bulmuştur.
sarık ne demek? TDK anlamı ve açıklaması
sarık, -ğı
1. isim Sarılarak meydana getirilen başlık; destar:
"O artık sarığı ile, cübbesi ve lapçınları ile tam bir hoca efendi idi." - Tarık Buğra
2. isim Kavuk, fes gibi bazı başlıkların üzerine sarılan tülbent, şal vb.
Zanaat Terimleri Sözlüğü - 1976
Yapılarda duvarların köşelerine dikilen ağaç. (Afşar *Gelendost -Isparta)