doyma ne demek? TDK anlamı ve açıklaması
1. isim Doymak işi; doyunma.
2. isim, fizik Yeğinliği gittikçe artırılan bir manyetik alanın içindeki bir çelik çubuğun alabileceği en çok manyetizmayı almış olması:
Tungstenli iyi bir çelik 15000 gauss miktarında manyetizma ile doyma durumuna gelir.
3. isim, fizik Bir gazın, belli bir sıcaklıkta o sıcaklığa özgü olan en büyük basınç altında bulunması.
4. isim, kimya Bir sıvının içinde belli bir cisimden eriyebilecek en çok miktarın erimiş bulunması; işba.
Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü - 1981
Türkçe: işba, İngilizce: saturation, Fransızca: saturation, Almanca: Sättigung, Farbsättigung
Sinema/TV. Bir renkser rengin, en yakın renksemez renkten uzaklığını, başka bir deyişle, griden ayrımını belirten özellik; bir rengin anlık derecesi.
Ruhbilim Terimleri Sözlüğü - 1974
Türkçe: tatmin, İngilizce: satiation
Özellikle beslenme gibi bir istek ya da gereksinmenin giderilmesi durumu.
Kimya Terimleri Sözlüğü - 1981
Türkçe: işba, İngilizce: saturation, Fransızca: saturation, Almanca: Sättigung
1. Bir çözücü içinde bir özdeğin bütünüyle ya da en çok oranda çözünmesi. 2. Bir molekülde kimyasal bağ yapabilecek tüm elektronların bağlı bulunmaları. 3. Bir asit ya da bazın tümüyle yansızlaştırılması.
Uygulayım Terimleri Sözlüğü - 1980
Türkçe: satürasyon, İngilizce: saturation, Fransızca: saturation
fizik: 1. Belli sıcaklıktaki bir gazın, bu sıcaklığa özgü en yüksek basınç altında bulunduğu durum. 2. Bir sıvının içinde en geniş ölçüde eriyebilmiş olma. 3. Yeğinliği gittikçe artırılan bir mıknatıs alanı içinde, varılan en yeterli mıknatıslanma.
Metalbilim İşlem Terimleri Sözlüğü - 1972
İngilizce: saturation, Fransızca: saturation, Almanca: Sättigung
Bir çözeltinin, belirli koşullar altında, daha çok çözünen çözememesi durumu.
Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü - 2007
İngilizce: saturation
Doygunluk.
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007
saturation
Veteriner Hekimliği Terimleri Sözlüğü -
İngilizce: satiation, satiety
Hayvanların yem tüketiminden sonra yeme isteğinin sona ermesi olayı.