yıkılmak ne demek? TDK anlamı ve açıklaması
1. nesnesiz Yıkma işi yapılmak veya yıkma işine konu olmak.
2. nesnesiz Herhangi bir sebeple çökmek, göçmek; inmek:
"Daha birçok yalılar da metruk, bakımsız bir hâlde çöküyor, yıkılıyor, yerinde yeller esiyor." - Asaf Halet Çelebi
3. nesnesiz Devrilmek, yığılmak:
"... yüzükoyun yıkılıp kalmış bir kadın, kaçışan hizmetçiler..." - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
4. nesnesiz, mecaz İstenmeyen biri çekilip gitmek, defolmak.
5. nesnesiz, mecaz Yok olmak, mahvolmak:
"Zira cehalet, bakımsızlık, menfaat yüzünden her gün millî varlığımızın bir parçası koparılmakta ve yıkılmaktadır." - Mehmet Kaplan
6. nesnesiz, mecaz Birine karşı yenilmek.
7. -e, mecaz ► yüklenmek:
"Bütün işler onun üstüne yıkılmıştı." - Reşat Nuri Güntekin
8. nesnesiz, mecaz Çökecek gibi olmak:
"Koca bir salon. Tıklım tıklım dolu. Alkışlardan ortalık yıkılıyor. " - Ülkü Tamer
