zayıf kelimesi ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
Arapça żaʿīf
1. sıfat Eti, yağı az olan, şişman olmayan (insan veya hayvan); arık (II), ince, kavruk, nahif:
"Uzun boylu, zayıf, ellilik bir hanım." - Sermet Muhtar Alus
2. sıfat Görevini yapacak yeterli gücü olmayan:
Zayıf bir ordu. Gözleri zayıf.
3. sıfat, mecaz Sağlamlığı, dayanıklılığı olmayan:
Zayıf bir yapı.
4. sıfat, mecaz Önemli, güvenilir olmayan:
Zayıf bir bilgi.
5. sıfat, mecaz Çok az:
Zayıf bir ihtimal.
6. sıfat Enerjisi, etkisi, yoğunluğu az olan:
Radyoda uzak bir istasyonun zayıf sesini duydu. Zayıf ışık.
7. isim Ortanın altında olan not.
8. sıfat, mecaz Bilgi yönünden yeterli olmayan, yeteneksiz:
Zayıf bir öğretmen.
9. sıfat, mecaz İradesi gereği kadar güçlü olmayan:
"Zayıf ve uydurma bir âşık bu cevaba karşı perişan olurdu." - Aka Gündüz
Kelime Kökeni
Arapça ḍˁf kökünden gelen aynı anlama gelen ḍaˁīf ضعيف sözcüğünden alıntıdır. Daha fazla bilgi için zaaf maddesine bakınız.
Tarihte En Eski Kaynak
[ Mukaddimetü'l-Edeb (1300 yılından önce) : ḍaˁīf boldı, aruḳladı ]