dövmek ne demek? TDK anlamı ve açıklaması
dövmek, -er
1. -i Tokat, yumruk, tekme vurarak canını acıtmak; benzetmek, girişmek, hırpalamak, pataklamak, silkelemek, sopalamak, ufalamak:
"Harp Divanına vermeden önce şurada kemiklerini kırıncaya kadar bir dövsem!" - Halide Edip Adıvar
2. -i Çamaşır, halı vb.ni tokaç, sopa gibi şeylerle vurarak temizlemek.
3. -de Bir şeyi toz durumuna getirmek için ezmek:
Döveçte karabiber dövmek.
4. -i ► çırpmak.
5. -i Ateşte ısıtılarak yumuşatılmış bir madeni, vurarak istenilen biçime getirmek:
Demiri tavında dövmeli.
6. -i Topa tutmak:
Gemi kaleyi dövdü.
7. -i Çarpmak, sertçe dokunmak:
"Ayakları ile suyu dövüp ürküttüğü balığı gagası ile havalandıran beyaz pelikan." - Sait Faik Abasıyanık
8. nesnesiz Davul vb.ni çalmak, vurmak.
Kelime Kökeni
Arapça mlw kökünden gelen imlāˀ إملاء "dikte etme, yazı yazdırma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Aramice/Süryanice mlē מל "1. dolu, 2. herekeli yani sesli harfleri bildiren noktaları doldurulmuş yazı" sözcüğünün ifˁāl vezni (IV) masdarı olabilir; ancak bu kesin değildir. Bu sözcük Aramice/Süryanice #mly מלי "doldurma" kökünden türetilmiştir.
Tarihte En Eski Kaynak
[ Mukaddimetü'l-Edeb (1300 yılından önce) ]
