bileşim

 

bileşim

bileşim kelimesi ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?

1. isim Bileşmek işi:

      "Mustafa Kemal Dil Kurumunu, Tarih Kurumunu ulusal bir bileşim yaratılsın, ulusal bir bilinç doğsun diye kurmuş." - Attilâ İlhan

2. isim, kimya İki veya daha çok öge bir araya gelerek yeni bir öge oluşturma; terkip:

      Suyun bileşiminde hidrojenle oksijen vardır.

3. isim, kimya Bir maddenin hangi kimyasal türlerden oluştuğunu belirleyen verilerin tamamı.

4. isim, kimya Bileşme sonucu oluşan cisim.

Yazın Terimleri Sözlüğü - 1974

Fransızca: synthèse

Bilim ve sanat çalışmalarında ayrıntılardan bir bütüne varma.

Matematik Terimleri Sözlüğü - 1983

Türkçe: ittihat, İngilizce: union, Fransızca: réunion, Almanca: Vereinigung, Latin: unio

1. E kümesinin A, B altkümeleri için (…)kümesi. Simgesi A U B. Anlamdaş. birleşim. 2. E kümesinin altkümelerinden oluşan bir (…)takımı için,(…)kümesi. Simgesi : (…)Anlamdaş. birleşim

Kimya Terimleri Sözlüğü - 1981

Türkçe: terkip, kompozisyon, İngilizce: composition, Fransızca: composition, Almanca: Zusammensetzung

Bir kimyasal bileşiği oluşturan öğelerin ya da daha yalın bileşiklerin nicel değeri.

Yöntembilim Terimleri Sözlüğü - 1981

Türkçe: tertip, kompozisyon, İngilizce: composition

Birden çok bağımsız öğeden oluşan ve bileşenlerin kendi özelliklerini koruduğu toplu birlik.

Uygulayım Terimleri Sözlüğü - 1980

Türkçe: kompozisyon, İngilizce: composition, Fransızca: composition

kimya: Bir özdeğin hangi kimyasal türlerden oluştuğunu belirleyen yapı.

Fiziksel Kimya Terimleri Sözlüğü - 1978

Türkçe: kompozisyon, İngilizce: Composition, Fransızca: Composition, Almanca: Zusammensetzung, Diğer: Jap. sosei

Bir özdeğin hangi kimyasal türlerden oluştuğunu belirleyen verilerin tümü.

Edebiyat ve Söz Sanatı Terimleri Sözlüğü - 1948

Fransızca: Composition

1. Bir konuyu meydana getiren fikirleri uygun bir şekilde birbirine bağlama işi ve bundan doğan sonuç. 2. Öğrencilere fikirlerini sıraya koyup anlatmasını öğretmek için yaptırılan yazı çalışması. (BİLEŞTİRMEK, Composer).

Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu - 1963

Türkçe: terkib, terekküb, Fransızca: composition

(kimya)

Madencilik Terimleri Kılavuzu - 1979

composition

bileşim

Dilbilim Terimleri Sözlüğü - 1949

Fransızca: composition

İki veya daha çok kelimenin BİLEŞİK (Composé) denilen yeni bir kelime meydana getirmek üzere anlam, şekil, kuruluş, vurgu gibi bakımlardan az çok değişikliğe uğrıyarak bir araya gelmeleri. Bileşikte yer alan kelimelerin herbirine BİLEŞEN (Composant) denir. Sözde bileşik denilen TOPLAŞIK veya YANDAŞ kelimeleri (Composé juxtaposé) aradan çıkarırsak geride kalan gerçek bileşikler türlü bakımlardan sınıflara ayrılırlar: 1. Sözdizimine uygun olup olmadıklarına göre SÖZDİZİMLİ B. (Comp. syntaxique) ve Çoğu zaman., kimi vakit gibi AYKIRI B. (C. asyntaxique). 2. Bileşiğin anlamı, bileşenlerinin anlamından doğrudan doğruya çıkıp çıkmadığına göre DOLAYSIZ B. (C. direct) Gecekondu gibi. 3. Bileşenlerin arasına başka kelimelerin girip giremediğine göre BİTİŞİK B. (C, en contact ) ve ne... ne, hem... hem , ve Fran. ne... pas gibi AYRILIR veya UZAKTAN B. (C. separable ou à distance). 4. Bileşenlerden birinin ötekine uyrumîu olup olmadığına göre UYRÜMSUZ veya SIR AD ASLI B. (C. par coor-(2) Di'li geçmiş öncesi.d:nation), ve UYRUMLU B. (C. par subordination). Uyrumsuz bileşikler de ikiye ayrılır: Ara baba, karı koca gibi, bileşenlerinin anlamları birbirine katılmış olan KOŞMA B. (C. copu-latif on Dvadna /Hintçe/) ve aynı kelimenin tekrarından ibaret olan YİNELEMELİ B. (C. itératif), anneanne, zaman zaman, yer yer gibi. Uyrumlular da üç sınıftır : Büyük baba, başçavuş gibi bileşenlerden birinin ötekini nitelediği KOŞUNTULU, BELİRTMELİ veya NİTELİKLİ B. C. appositif, déterminatif ou attributif) ; bileşenlerden birinin ötekini tümlediği TÜMLEÇLİ B. (C. de rectiosı ou de dépendance), Uçaksavar, kalemucu gibi. Bir de Kırkayak, altıparmak, al-yanak gibi İYELİKLİ B. (C. possessif) denilen ve sahibini vasıflıyan veya vasfiyle gösteren bileşikler. Bu uyrtımlu ve tümleçli bileşikler, uyruğun veya tümlecin sonda veya başta bulunduğuna göre ayrıca bir sınıflamaya daha uğrarlar ; birinci takdirde İLERLEK B. (C. Progressif), Çalçene, Alaşağı g'bi; ikinci takdirde ise GERİLEK B. (régressif) denir, Gilnebakan, Ağaçkakan gibi. Bunlardan başka, bileşiklerin elpençedivan durmak, nitekim (ne-tek-kim) gibi KATMERLİ (Composé de composés), Vurdumduymazlık gibi bileşik türevleri (Faux-Composé) ve ve bileşenlerden bir tanesi fiil gövdesi olduğu zaman, Lat. artifecc gibi GÖVDELİ (C. thématique) çeşitleri de vardır. Buraya kadar yapılan sınıflama bileşenlerin birbirine karşı durumlarına dayanıyor. Halbuki bileşikleri meydana getiren bileşenlerin türlü söz bölümlerinden olabildikleri gözönüncle tutularak ayrıca bir sınıflama daha yapılabilir: 1. İsimler bileşiği: Babaanne, Tepegöz, Sürüsepet, gözkulak (olmak), Elpençe (divan durmak) gibi. 2. İsimle sıfat bileşiği: Duvarbir, kanktrmısı gibi. 3. Sıfatla isim bileşiği: Altıparmak, Karagöz gibi. 4. İsimle fiil bileşiği : Çıtkırıldım, Sinekkaydı, Kuşkonmaz gibi. 5. Fiille İsim bilegiği: Alaşağı (etmek), Çalçene, Gelberi gibi. G. Fiiller bileşiği: Dedikodu, Kaptı kaçtı, Vurdumduymaz gibi.

Metalbilim İşlem Terimleri Sözlüğü - 1972

İngilizce: composition, Fransızca: constitution, Almanca: Zusammensetzung; Verbindung

Bir bileşik ya da dizge bileşenlerinin, kimyasal nitelik ve niceliklerinin tümü.

Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007

union

bileşim

İlaç ve Eczacılık Terimleri Sözlüğü - 2014

İngilizce: formulation

formülasyon

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski