derece ne demek TDK sözlük anlamı ve açıklaması nedir?
Arapça derece
1. isim Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebe:
"Hukuk tahsilini Paris'te bitirmiş, birinci derece diploma almıştı." - Ömer Seyfettin
2. edat Denli, kadar:
"Beyoğlu'nda bu derece itibar görmemişti." - Ercüment Ekrem Talu
3. isim, fizik Ölçü aletlerinin ölçeğinde belirtilmiş bulunan başlıca bölümlerden her biri:
Sıcakölçerin dereceleri.
4. isim, fizik Sıcaklıkölçer:
"Hastaların ateşini ölçen aletle, dereceyle ancak asker ocağında karşılaşabilirdi." - Nazım Hikmet
5. isim, kimya Bir çözeltinin yoğunluğunu ölçmede kullanılan birim.
6. isim, matematik Bir çemberin üç yüz altmışta birine eşit olan açı birimi:
Dik açılar doksan derecedir.
7. isim, spor Başarı gösterme.
Gökbilim Terimleri Sözlüğü - 1969
İngilizce: degree, Fransızca: degré, Almanca: Grad
1) Açı birimi: Bir çemberin 360 eşit parçasından birini gören merkez açı. 2) Sıcaklık birimi: Suyun donma noktası i!e kaynama noktası arasında bir sıcakölçerin yükselme niceliği. 100 derece santigrad olarak kabul edilir ve 100°C ile gösterilir. 3) Denklemler ölçüsü: Bir denklemde bilinmeyenin en büyük üssünün sayı değeri. Örnek: 2 X² +5 x + 7=0 ikinci dereceden, 2X5 - 7 X² - 6=0 beşinci dereceden bir denklemdir.4) Genel olarak: Kesikli olarak artma ve eksilmelerde basamak, kerre ya da oran anlamında kullanılır; bağlılık derecesi, aklık derecesi gibi.
Zanaat Terimleri Sözlüğü - 1976
(I) 1. Dökümcülükte kalıp alınırken kumu tutan çerçeve. (-Bursa) 2. Altın ve gümüş çubuk dökmek için kullanılan oluklu demir kalıp. (-Bursa)
(II) Tüfenk namlusuna belirli ölçüde barutla saçmayı koymayı sağlayan demir araç. (*Kemalpaşa -İzmir)
Fizik Terimleri Sözlüğü - 1983
İngilizce: degree, Fransızca: degré, Almanca: Grad
1. Sıcaklık ölçeği birimi, suyun donma noktasını 0, kaynama noktasına 100 sayarak düzenlenen bölmelerin her biri. 2. Açı birimi; bir çemberin çevresi 360 eşit parçaya bölünürse bir parçayı özekten gören açı. 3. Bir denklemdeki terimlerin en yüksek üstlüsünün üst sayısı.
Tecim, Maliye, Sayışmanlık ve Güvence Terimleri Sözlüğü - 1972
Türkçe: derece, İngilizce: degree, strength, Fransızca: degré, titre
1. Viski, likör ve benzeri sıvıların 15. santigrat devinme kertesinde oylumunca kapsadığı saf alkol ki yüzde ya da binde oranıyle değerlendirilir. 2. Bir şeyin değerini belirtmek üzere kullanılan ölçü birimi.
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007
degree
derece
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu - 2007
grade
derece
Hemşirelik Terimleri Sözlüğü - 2015
İngilizce: degree
1. Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama. 2. Belli bir programın tamamlanmış olduğunu ya da belli bir başarının sağlandığını resmî olarak tanıyan ve bir yüksek okul ya da üniversite tarafından verilen resmî unvan. ör. lisans, yüksek lisans, doktora
Kelime Kökeni
Arapça drc kökünden gelen daracat درجة "adım, basamak" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça durūc veya daracān دروج/درجان "yürüme, adım atma, adım adım gitme" sözcüğünün ismi merresidir. (NOT: Bu sözcük Aramice/Süryanice drg kökünden gelen dargā דרגא "yürüme, adım" sözcüğü ile eş kökenlidir. Aramice/Süryanice sözcük Akatça daraggu "patika, yürüme yolu" sözcüğü ile eş kökenlidir. )
Tarihte En Eski Kaynak
"rütbe, mertebe" [ ed. Borovkov, Orta Asya'da Bulunmuş Kuran Tefsirinin... (1300 yılından önce) ]
"eşik, basamak" [ Tezkiret-ül Evliya (1341) : Hasan daχı evin derecesinden başın daşra çıkarup ağlar-ıdı ]